Kim derdi ki, her yıl milyarlarca yolcu taşıyan narrow body (dar gövdeli) veya wide body (geniş gövdeli) 26 bin uçağın en az 23-24 binini, gözle dahi görülemeyen bir virüs yere indirecek.
Evet, öyle oldu. Ama ortada bir gerçek var ki, dünya üzerindeki seyahatlerin yüzde 90’ına yakını uçaklarla yapılıyor.
Ne acıdır ki, dünyada her yıl 4 milyar yolcu taşıyan bu uçaklar sonlarını getiren virüsün taşınmasına da aracılık ettiler. Çin’de çıkan virüs tüm kıtalara uçarak gitmedi elbette.
Havacılık sektörü, 2019’un sonunda ortaya çıkan Korona virüs nedeniyle iyi bir final yapamadı. Yeni yıl ise kendi küçük olmasına rağmen etkisi çok büyük bir kriz yaratan Korona virüsle baş başa kaldı.
Virüsü ülkeden ülkeye taşımaya neden olduğu için ilk önce uçak seferleri durdu.
Hava trafiğinin dünyada en yoğun olduğu Avrupa kıtasına baktığımızda Mart’ta Avrupa havaalanları normal yolcu trafiğinin yüzde 50'sinden fazlasını kaybetti ve yolcu rakamlarında 100 milyondan fazla düşüş yaşandı. Bu düşüş bir ayda gerçekleşti ve bu küresel mali krizden daha etkili oldu.
EKONOMİK KAYIP ÇOK FAZLA
Her gün yüzbinlerce insanın gelip geçtiği havalimanları, tahliye uçuşları da bittiği için hayalet meydanlara döndü. Aylardır birçok havalimanına yolcu trafiği olmadığı için yolcu kaybından doğan ekonomik kayıpların yanı sıra başta ayakbastı parası olmak üzere, duty free, yiyecek içecek ve diğer hizmetleri sunan mağazaların da kapanması nedeniyle çok önemli bir ekonomik kayıp yaşandı ve yaşanmaya da devam edecek. Yolcu trafiği yoksa havalimanları açık kalmasının da bir anlamı yok.
Dünya geneline baktığımızda pandemi nedeniyle uygulanan seyahat kısıtlamaları havayollarının kapasitelerinde büyük düşüşlere neden oldu. Global tarifeli havayollarının koltuk kapasitesi Mart ayı sonunda 11.1 milyon düşüş kaydetti. Yılbaşında 95.3 milyon olan satışa sunulan koltuk sayısı 6 Nisan’da 35.7 milyona geriledi. Koltuk arzında 2.5 aylık dönemde yaklaşık 60 milyonluk azalma yaşandı. Kuzey Amerika’daki koltuk azalması yüzde 32.3’e ulaşırken, havayollarının koltuk sayısı 22.6 milyondan 11.6 milyona geriledi.
BİNLERCE UÇAK YERE İNDİ
Doğu ve Orta Avrupa’daki havayollarının kapasitesi yüzde 27.8 düşerken, 3.7 milyon olan koltuk adedi 1.3 milyon oldu. Güney Doğu Asya’daki havayolları 20 Ocak’ta 10.8 milyon koltukla hizmet verirken, 6 Nisan itibarı ile yüzde 20’ye yakın azalma ile 3.8 milyon koltuğa geriledi. 20 Ocak itibarı ile en fazla koltuk kapasitesi 25.1 milyonla Kuzey Doğu Asya’daki havayollarında yer alıyordu. Kuzey Amerika 22.6 milyonla ikinci, Batı Avrupa ise 18.6 milyon koltukla üçüncü sırada idi.
Özele baktığımızda en büyüklerden olan ve bünyesinde Swiss, Brüksel ve Avusturya Havayolları’nı bulunduran Alman havayolu şirketi Lufthansa, yan kuruluşu Germanwings Havayolu'nu korona krizi nedeniyle kapattı. Alman devinin 760 uçağının 700’ü yere indi ve hisseleri borsada yarı yarıya düştü.
Şirket CEO’su Carsten Spohr, kaybın şimdilik 350 Milyon Euro (388 Milyon USD) olduğunu belirterek Lufthansa’nın likidite rezervlerinden her saat “yaklaşık 1 milyon euro” kaybettiğini söyledi.
Havacılık devlerinden Emirates’ın son durumu da çok vahim. 270 uçaktan 218’ini ground eden Emirates’in Dubai Havalimanı’nda uçaklara yer bulamıyor.
Pandemik krizin ne zaman biteceği belli değil. Ama Çin’de bazı iç hat seferleri başlatıldı. Bu krizin bitmeye evrildiği anlamına gelmediği için havayolu şirketleri borsa gücünü korumak için (Örneğin THY ve Pegasus) hisse toplama yoluna gittiler. Havaalanı işletmecisi TAV da aynısını yaptı.
KARGO TAŞIMA REVAÇTA
Dünyada bu gelişmeler olurken, yolcu uçakları yere inerken kargo taşımacılığı altın çağını yaşıyor. Bir çok havayolu şirketi, (ki bunlara THY de dahil) yolcu uçaklarını kargo taşımacılığına ayırdı. Daha önce Çin’den Türkiye’ye kilosu 3 dolara gelen mallar şimdi 12 dolardan geliyor. 400 kişilik bir uçak yolcu başına 550 dolar alarak 225 bin dolar kazanç elde ederken, şimdi kargodan bir seferde 450 bin dolar kazanıyor. Uçak altına, koltuklar sökülerek kabine veya koltuklara kargo alımı yerleştiriliyor.
UÇAK SİPARIŞLERİ İPTAL
Corona virüs öncesi dünya genelindeki havayollarının 2021'in sonuna kadar doğrudan veya finansal kiralama yoluyla 2 bin 700’den fazla Airbus ve Boeing yolcu uçağı alacağı biliniyordu. Bu sayıya uçuştan men edilen Boeing 737 Max’ın 880 siparişini içermektedir.
Tüm bu planlamaların hiç bir anlamının kalmadığını bize yaşanan kriz gösterdi.
Salgın öncesi dünyada günlük dolaşımın 1 milyar 300 milyondan fazla olduğunu biliyoruz. Artık, yeni dünya düzeni gibi yeni havacılık düzeni gündeme gelecek. Uçaklarda koltuk sayısı düşürülecek. Bu ve buna benzer yeni önlemler alınacak. Bazı havayolları ise filolarını yeniden revize edebilir uçak sayısını azaltabilir. Filolardaki uçak tipleri de değişecektir.
Kapasitesi yüksek olduğu için başarılı olamayan A380’lerin devre dışı kalması daha hızlı olacak.
THY UÇUŞ PLANINI YAPTI
Türk havacılığına baktığımızda THY’nın 350’ye yakın uçağı tahliye seferleri dışında yolcu taşımacılığını bir yana bırakmak zorunda kaldı. Pegasus Hava Yolları ve Sun Ekspress toplam 150 uçağın tamamını yere indirip, alınacak kararları bekliyor. Yasakların sonlandırılmasının ardından THY yeni bir uçuş planı hazırladı.
Koronavirüs salgını nedeniyle iç hat uçuşlarını 20 Mayıs, dış hat uçuşları ise 28 Mayıs'a kadar durdurulmuştu. Haziran, Temmuz ve Ağustos aylarını kapsayan planlamaya göre, Haziran ayında tüm iç hat uçuşlarını başlatmayı düşünen THY, dış hat uçuşlarını ise kademeli olarak gerçekleştirmeye başlayacak. Yasağın ardından ilk etapta uçuşların yüzde 60'nın icra edileceği planlanıyor. THY, dış hatlarda ilk planda 19 ülkede 23 noktaya uçuş planladı.
Virüsün biraz önü alınır gibi görünse de, bazı ülkelerde her an ikinci bir dalganın gelmesi ihtimal dahilindedir. Umarız böyle bir şey olmaz. Bilinmelidir ki, önümüzdeki aylar içinde havaalanlarını ve havayollarını kötü manzara bekliyor. 2008 mali krizinden ve 11 Eylül saldırılarının sonucundan daha kötü bir durumla karşı karşıyayız.
Yere indirilen, ground edilen bu binlerce uçaktan acaba kaçı tekrar gökyüzüyle buluşacaktır şimdiden söylemek zor. Bazı havayolları maalesef gökyüzüne veda edecek. Birçok şirket 2020’den beklenti içine girmeden halen 300 milyar dolar olan global zarardan en az zararla kurtulmanın hesabını yapacak. Sektörün 2021 sonunda ve 2022 başında normale dönmesini ümit ederken, yolcu sayısı ve kazançta eski güzel günleri mumla arayacağı da bir gerçek. Çünkü insanların uçaklara alışabilmesi zaman alacak. Uçak içlerinde koltuk yerleşimi nasıl ve ne şekilde olacak ki, virusün etkisinden kurtulsunlar. Uzun seyahat yapanlar, yolculuk boyunca maskelerini çıkarmadan mı seyahat edecekler? Yan koltukların boş tutulması gerçekçi bir çözüm olabilecek mi? Bu ve buna benzer soruları çoğaltmak mümkün. Bu sorular arttıkça uçak seyahatı cazibe kaybedecek gibi görünüyor. Bunlar çok iç açıcı haberler değil, ama ya bunlara hazır olacağız ya da o çok sevdiğimiz uçak yolculuğundan vazgeçeceğiz.
Sizce hangisi olacak acaba?
Havalimanı açık hava sineması oldu
Burası Litvanya’nın başkenti Vilnius’un Uluslararası Havalimanı. Burada da COVİD-19 nedeniyle bütün uçuşlar durmuş, uçaklar ground edilmiş. Görüntü havalimanının otoparkından, fakat işlevi farklı. Şimdilerde bir araçta en fazla iki kişi olmak üzere burası bir açık hava sinemasına dönüştürülmüş. Toplam 150 aracın girebildiği Drive in cinema veya Aerocinema adı verilen konsept yasaklardan sıkılanlar için iyi bir eğlence olmuş. Bu uygulamayı Atatürk Havalimanı’nın bir bölümünde hayata geçirebilir miyiz? Ne dersiniz, ilgi görür mü?