Öne Çıkanlar KOSGEB BAŞKANI Prof. Dr. Erhan Aslanoğlu Proje bazlı teşvikler TEKİRDAĞ İSTİHDAM FUARI 2018 Asaf Savaş Akat Global Sanayici

‘Ulusal Kimya Ajansı kurulmasını istiyoruz’

GİRAY DUDA

Kimyasal maddeler ve mamulleri ihracatçıları, koronavirüsün olumsuz koşulları hüküm sürerken, 2020 yılında ve 2021 yılının ilk 5 ayında rekor denilebilecek düzeyde dışsatım gerçekleştirdiler. Sektörün yüksek performansını, ithalatın azaltılması ve yerli ürün geliştirilme çalışmalarını İKMİB Başkanı Adil Pelister ile konuştuk.

- Sayın Adil Pelister söyleşimize Covid-19 pandemisi dönemini ele alarak başlayalım. Kimya sektörü 2020 yılını dünyada ve Türkiye’de nasıl bir ortamda geçirdi? Önceki yıllara göre ihracatçıların performansları nasıldı?

- 2020 yılı, Covid-19 pandemisi dolayısıyla dünyada sağlıktan ekonomiye, tedarik zincirinden lojistiğe her sektörün ve her alanın olumsuz etkilendiği zor bir yıl oldu. Özellikle seyahat kısıtlamaları ve kapanmalar ile birlikte ekonomi yavaşladı hatta durma noktasına geldi. Buna bağlı olarak arz-talep dengesinde bozulma meydana geldi.

Kimya sektörümüz ise bu zorlu süreçte büyük bir çaba ile üretim ve ihracatına devam etti. Sektörümüz, petrokimya alanında küresel enerji ihtiyacı azalmasına bağlı olarak ihracat düşüşü yaşasa da plastik, kozmetik, ilaç, medikal, temizlik maddeleri başta olmak üzere diğer alt sektörlerinde ise nispi bir artış kaydetti.

2020 yılında 18 milyar 313 milyon dolarlık ihracat ile Türkiye’nin en fazla ihracat gerçekleştiren ikinci sektörü olmayı başardık. 2019 yılına göre pandemiden dolayı ihracatımızda yüzde 11,32’lik bir kayıp oldu.

5 AYLIK İHRACATIMIZ YÜZDE 35 ARTTI

- 2021 yılında ise yaygın aşılama ile başlayan bir iyimserlik dönemine girdik. Yılın ilk ayları ihracatta beklenen iyileşme ve artış yaşandı mı? Hızlı aşılamanın süreceğini göz önüne alırsak 2021 yılının ikinci yarısı ve 2022 yılı için beklentileriniz neler?

- Bu yıl ilk çeyrekte sektör ihracatımız geçen yıla kıyasla yüzde 14 büyüdü ve 5,31 milyar dolara ulaştı. Bu yıl Nisan ayında gerçekleştirdiğimiz 2,16 milyar dolarlık ihracat ile aylık bazda ihracat rekorumuzu kırdık. Mayıs ayında pandemiye rağmen yüzde 80 artışla 2,13 milyar dolarlık ihracat ile en çok ihracat yapan birinci sektör olduk. Sektörümüzün ilk 5 aylık ihracatı ise yüzde 35 artışla 9,6 milyar dolara ulaştı.

Hem ülkemizdeki hem de dünyadaki aşılama ile birlikte yılın ikinci yarısının daha hareketli geçeceğini ve ihracatın artış ivmesini sürdüreceğini öngörüyoruz. Bu yıl için 21 milyar doların çok üstünde bir ihracat rakamına ulaşacağımıza inanıyoruz. 2022 yılının da 2021’e göre daha iyi bir yıl olmasını bekliyoruz.

NAVLUN FİYATLARI 3-4 KATINA ÇIKTI

- Dünya çapında lojistik ile ilgili yaşanan sıkıntılar hangi boyutlarda idi. Şu anda sorunlar çözüldü mü? Bu amaçla nasıl çalışmalarda bulundunuz? İhracatçı tüm sektörlerin en çok kullandığı denizyolu taşımacılığındaki konteyner ve gemi bulma sıkıntıları sizi nasıl etkiledi? Konteyner sıkıntısı, navlun artışları gibi taşımacılık ve lojistik giderlerinde harcamalar ne ölçüde arttı. Önümüzdeki aylara ilişkin öngörülerinizi bizimle paylaşır mısınız?

- Pandemiden kaynaklı olarak dış ticarette özellikle lojistik alanında pek çok sorun yaşanmaya başladı. Arz ve talep dengesinin bozulmasına bağlı olarak tedarik zincirinde de kopmalar meydana geldi. Konteyner ve gemi bulma konusundaki sıkıntılar, pandemi nedeniyle çalışmalarını yavaşlatan limanlar ve navlun fiyat artışları gibi sorunlarla karşılaştık. Navlun fiyatlarının 3-4 katına çıktığını söyleyebiliriz.

İKMİB olarak bu sıkıntıları yakından takip ederek çözüm noktasında ilgili Bakanlıklarımız ve kurumlarımızla istişarelerde bulunduk. Üyelerimizin birinci ağızdan bilgilendirilmesi ve çözüm sürecine katkıda bulunmak amacıyla Lojistik konulu bir webinar gerçekleştirdik.

Sorunların çözümü için devletimiz ve ilgili kurumlar çalışmalarına devam ediyor. TİM’in de bu konuda bir portal hazırlığı var. Fiyatların bir süre daha bu şekilde devam etmesi, 2021 yıl sonu, 2022’nin başı itibariyle biraz daha normale dönmesi bekleniyor.

SEKTÖR DENİZYOLUNU KULLANIYOR

- Karayolları, havayolları ve demiryolları kimya sektörünün ihracatında ne ölçüde kullanılıyor? Bunlar denizyollarına karşı alternatif olarak kullanılabiliyor mu?

- Kimya sektörünün ihracatında ürünlerin yüzde 79,1’i deniz yoluyla, yüzde 17,6’sı karayoluyla, kalan yaklaşık yüzde 3,5’luk kesimi ise diğer şekillerde taşınıyor. Demiryolu ve havayolu taşımacılığı özellikle pandemide öne çıktı. Ancak rakamlara da bakınca görülüyor ki en çok denizyolu taşımacılığı tercih ediliyor.

YERLİ ÜRETİME ÖNEM VERMELİYİZ

- Pandemi koşullarına benzer yeni olağanüstü durumlara karşı uluslararası ticaretin daha düzgün yapılabilmesi için neler gereklidir? Türkiye’nin iş dünyası ve ekonomi yönetimi olarak yapabileceği neler vardır?

- Pandemi bize tek bir yere bağlı kalmamayı ve yerli üretime ağırlık verilmesi gerektiğini gösterdi. Ülkemizin de pandemi sonrası tedarikte öne çıktığını görüyoruz. Bulunduğu coğrafi konum sebebiyle de tedarikte alternatif olabilecek ülkeler arasında ilk sıralarda yer alıyor.

Bu sebeple yerli ve milli üretime öncelik verilmesi, yüksek katma değerli ürün üretimine geçilmesi ve firmalarımızın ölçek büyütmesi hem sektörümüzün hem de ülkemizin geleceği açısından büyük önem taşıyor.

27 SEKTÖRE GİRDİ SAĞLIYORUZ

- Kimya ve alt sektörlerinin, ihracatın daha da artırılması için stratejik planlamasında neler var?

- Pandemi sürecinde hayati önemi bir kez daha anlaşılan kimya sektörü, 27 sektöre girdi sağlayarak ülke ekonomisi için büyük bir katma değer oluşturuyor. Kimya sektörünü, ekonomik kalkınmanın anahtarı olarak görüyoruz. Ekonomisi gelişmiş ülkelerin kimya sektöründe öncü olduklarını biliyoruz ve görüyoruz. Bu nedenle kimya sektörümüze ayrı bir önem verilmesi gerektiğini ve Ulusal Kimya Ajansı kurulması gerekliliğini dile getiriyoruz.

İKMİB olarak, kimya sektörümüzü geliştirmek ve daha ileriye taşıyabilmek, ihracatının artmasına katkı sağlayabilmek amacıyla Kimya Teknoloji Merkezi projemizi hayata geçiriyoruz. İçinde akredite referans laboratuvarları, dijital kütüphanesi, Ar-Ge merkezi ve yeni buluşların ekonomik hayata geçirilmesine olanak tanıyacak olan 'kuluçka merkezi'nin de bulunacağı bu önemli bilim ve ekonomi merkezimizin kuruluş çalışmalarına da hızla devam ediyoruz.

GLOBAL FİYAT ARTIŞLARI OLUMSUZ ETKİLİYOR

- Birçok alt sektörüyle birlikte kimya sektörü ürünlerinde ithalatın payı hangi oranlardadır? Dünya çapındaki hızlı fiyat artışları kimya sektörünü nasıl etkiledi ve etkiliyor? Ürün maliyet artışlarının ihracat pazarlarına etkisi ne oldu?

- Hammadde ve ara mamullerde yüzde 70 oranında ithalata bağımlığını sürdüren kimya sektöründe, TÜİK verilerine göre, 2020 yılı Ocak-Aralık döneminde 61,41 milyar dolar değerinde ithalat gerçekleştirildi. İhracatın ithalatı karşılama oranı yüzde 33,9 oldu.

Sektöre ilişkin ithalatı mineral yağlar ve yakıtlara ilişkin ürün grubundan ayrıştırdığımızda ise ithalatın 33,92 milyar dolar olduğu ve ihracatın ithalatı karşılama oranının ise yüzde 50,9’a yükseldiği görülüyor.

Dünya çapında yaşanan hammadde fiyat artışı, kur artışı ile birlikte oldukça yüksek maliyetlere sebebiyet veriyor. Sektörümüzün ithal girdi bağımlılığından ötürü üretim maliyetleri olumsuz etkileniyor.

İTHALATI AZALTMAYI HEDEFLİYORUZ

- Kimya sektörünün ithalatını azaltacak yerli üretim çalışmalarınızın aktif olarak sürdüğünü biliyoruz. Bu konudaki faaliyetlerinizi ve taleplerinizi bize anlatır mısınız?

- İKMİB olarak uzun bir emek ve uğraş sonucu sektörde ithalatı frenleyecek ve cari açığın azalmasına katkı sağlayacak Türk Kimya Sektörü Yatırım Öncelikli Ürünler Raporunu hazırladık. Türk kimya sektörünün en fazla ithal ettiği hammadde ve ara mamulleri mercek altına aldık. Raporda 2019 yılında ithalat değeri 50 milyon doların üzerinde olan 157 ürün kategorisi ile yerli üretim hamlesi bekleyen öncelikli 103 stratejik ürün alanını belirledik.

Söz konusu ürün gruplarının 2019 yılı toplam ihracatının 13,01 milyar dolar, toplam ithalatının 62,21 milyar dolar ve dış ticaret açığının ise 49,2 milyar dolar olduğu göze çarpıyor. Hem sektör hem de cari açık açısından önemli bir ithalat yükü getiren bu 103 ürün grubuna yapılacak yeni stratejik üretim yatırımlarıyla birlikte toplamda 20,7 milyar dolarlık ithalatın önüne geçilmesini hedefliyoruz.

Raporumuzda mercek altına aldığımız bu öncelikli ürünlerin önemli bir kısmı sektörümüzün hammadde ve ara mamul girdisi olarak karşımıza çıkıyor. Dolayısıyla bu ürünlerin Türkiye’de üretilmesi ile kimya sektörümüzün dışa bağımlılık oranı büyük ölçüde azalacaktır.

Rapordaki ürünlerin çoğu Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi programına alınan Öncelikli Ürünler Listesinde de yer alıyor. Çağrıya çıkılması planlanan söz konusu ürünlerde yatırımın en kısa zamanda hayata geçirilmesini temenni ediyoruz.

- Kısa süre önce İhracatın Yıldızları Ödül Törenini düzenlediniz. Sektörün güçlenmesi, birliği ve dayanışması açısından önemli olan İhracatın Yıldızları organizasyonu hakkında bilgi verir misiniz?

- Birliğimizin üye firmalarını başarılı ihracatlarından dolayı onurlandırmak ve teşvik etmek amacıyla bu yıl 6’ıncısını düzenlediğimiz 2020 İKMİB İhracatın Yıldızları Ödül Törenimizi, 18 Haziran 2021 tarihinde hibrid olarak gerçekleştirdik. İKMİB’in youtube kanalından da canlı olarak yayınlandı. 2020 yılında en çok ihracat yapan firmalarımızı ödüllendirdik. Kimyanın alt sektör ve ürün gruplarında toplam 35 kategoride ilk 5’e giren 175 firmamıza ödül verdik. Sektörümüzü kalıcı ikinciliğe taşıyan tüm ihracatçılarımızı başarılarından dolayı tebrik ediyor ve başarılarının devamını diliyorum.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner116

banner115

banner114

banner111

banner110