Ramazan ayı içinde Türkiye JokeyKulübü (TJK) eski Başkanı ve Ekinciler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Yasin Ekinci’nin Riva’daki çiftliğinde Gıda, Tarım ve Hayvancılık  Bakanı Mehdi Eker’le iftarda buluştuk.
Masada bulunan konuklardan Altan Öymen, konuyu siyasetten açtı, Mehdi Eker 12 Eylül 1980 öncesi günlere döndü:
- 12 Eylül 1980 darbesinden önce Türkiye’de 36 sol örgüt vardı.
Düzeltme yapmak istedim:
- 49’du sayın bakan.
- Ben 36 diye biliyorum.
- Belki hatırlarsınız, o dönemde yine günlük yayınlanan Aydınlık Gazetesi “Bölünmüş Sol-49 Örgüt” başlıklı bir dizi hazırlamış, hepsini 49 gün boyunca tek tek anlatmıştı...
- Neyse... O örgütlerden 16’sı Kürtleri kucaklamaya çalışıyordu. Kawa’dan Rızgari’ye kadar değişik isimlerde örgütlerdi bunlar. O dönemde PKK, örgütlerden en güçsüz ve dikkate alınmayanı konumundaydı.
Ardından 12 Eylül’ün en sıcak günlerini anımsattı:
- Diğer sol örgütlerin birçoğu gibi, Kürtlere yönelik örgütlerin hepsine yönelik geniş operasyonlar oldu. Çoğu ortadan kaldırıldı. 
Şu noktanın altını çizdi:
- PKK, sözünü ettiğim operasyonların dışında kaldı.
- Nasıl oldu?
- PKK, 12 Eylül’den çok kısa süre önce Bekaa Vadisi’ne yerleşti. Sanki bir el onlara yardım etmiş gibi, Bekaa’ya geçip, operasyonlardan kurtuldular.
Daha sonra PKK’ya sempati duyanlardaki artışın nereden kaynaklandığına değindi:
- PKK, 12 Eylül öncesinde eylemlerde aşırıya kaçan, radikal bir örgüttü. O yüzden pek taraftarı yoktu. Diğer örgütlerin içindekiler kendi aralarında “Biz pasif kalıyoruz” diye tartışırdı. 12 Eylül’den sonra diğer örgütler genelde dağılıp, PKK’nın Bekaa’da ayakta kalması bakışı değiştirdi.
- Ne anlamda değiştirdi?
- Diğer örgütlerdeki radikal Kürtler, “Bakın, haklı çıktık. Bizim örgütler yok oldu ama PKK hâlâ ayakta” demeye başladılar. Zaman içerisinde onlar da PKK’ya yöneldiler.
Bu aşamada söz BDP’li Leyla Zana’ya geldi:
- Leyla Zana’yı eskiden beri tanıyorum. Silvanlı’dır. Geçmişte siyasetle ilgisi yoktu. Eşi Mehdi Zana’nın Belediye Başkanı olması, sonra hapse girmesi, Leyla Zana’yı gündeme taşıdı. Masadaki bir başka gazeteci arkadaşım Kemal Burkay’ın Türkiye’ye dönüşünü sordu, Eker yorumladı:
- Bence iyi oldu... Bölge siyasetinde farklı renklere, düşüncelere ihtiyaç var. Kemal Burkay’ın bölge siyasetine olumlu katkısı olacağını düşünüyorum. 
Mehdi Eker’in Diyarbakır’daki çalışmalarını, 12 Haziran seçimleri öncesinde yerinde izlemiştim...
Eker’in başta ailesi olmak üzere Diyarbakırla sıcak bağı sürüyor... Sokakta hemşehrileriye Kürtçe konuşuyor...
PKK’nın seçim öncesinde, “AK Parti’ye oy verenlerin eli Kürt kanına bulaşır” bildirileri dağıtmasına rağmen, Eker Diyarbakır’daki ağırlığını koruyor...
Eker’in, Burkay’ın ve bölgeyi temsil eden diğer siyasetçilerin birikiminin akan kanın durdurulmasına dönük formül üretme yolunda kullanılması gerekiyor...
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner116

banner115

banner114

banner111

banner110