MEHMET Ali Berkman’ın 1994-2001 döneminde Genel Müdürlük görevini yürüttüğü ilk yıllardı. Arçelik otomatik çamaşır makineleriyle ilgili şikayetler iki noktada toplanıyordu:

· Çok sık motor arızası yapıyor.

· Bu çamaşır makinesi yürüyor.

Mehmet Ali Berkman’ın konu üzerinde görüş alışverişinde bulunduğu Refik Üreyen, sorunların çözümü için adres gösterdi:

- Bu işi çözecek Ahmet Duyar adında birisini tanıyorum. ABD’de Florida Üniversitesi’nde öğretim üyesi. Aynı zamanda NASA’da çalışıyor.

Berkman, Ahmet Duyar’ı davet etti, konuyu anlattı. Duyar, çözüm formülünü anlattı:

- Motor arıza yapmadan arızayı önceden haber veren bir sistem NASA’da helikopter motorlarında kullanılıyor.

Berkman, sistemi dinleyince aklından şu geçti:

- Tam da aradığımız adamı bulduk.

Ahmet Duyar, Arçelik’te sistemi kurmak üzere şartını ortaya koydu:

- Bu iş için kurulacak şirketten hisse istiyorum.

Duyar’ın bu şartı üzerine Berkman umutsuzluk yaşadı:

- Koç Holding tarihinde böyle bir uygulama yok.

Yine de konuyu Arçelik Yönetim Kurulu Başkanı Suna Kıraç’a açtı. Kıraç, şu yanıtı verdi:

- Holdingde böyle bir ortaklık hiç olmadı. Bunu kabul etsek bile Ahmet Bey’in tek başına ortak olması doğru olmaz. Şirketin üst düzey yönetimine de bu hakkı tanımak gerekir.

Suna Kıraç, konunun önemini görmüş, yüksek teknoloji uygulamasının Arçelik’e kazandırılmasını çok istemişti. Bunun üzerine Koç Holding tarihinde ilk defa isteyen bazı üst düzey yöneticilerin de ortak olduğu bir şirket kuruldu:

· Artesis Teknoloji Sistemleri A.Ş.

Artesis Teknoloji, motorun elektrik voltajı, akımı ve gerilim değerlerini ölçerek arızanın muhtemel gelişinin zamanlamasını ve nerede olacağını belirleyen sistemi devreye aldı. Berkman, bu sistemi o günlerde şöyle değerlendirdi:

- MCM Motor İzleme ve Arıza Erken Uyarı Sistemi, bugünün koşullarında bir devrim.

Koç Holding’de ve bağlı farklı şirketlerde uzun yıllar üst düzey yöneticilik yapan Mehmet Ali Berkman, Artesis Teknoloji öyküsünü, Remzi Kitabevi’nden çıkan “İş Dünyasında Yarım Yüzyıl” adlı kitabında anlatıp ekledi:

- Bugün 20 yıldan fazla süre geçtikten sonra “IoT” (Internet of Things) teknolojisi konuşuluyor. Biz bu teknolojiyi o zaman kullanıyorduk.

Berkman, kitabının “Ustalık Yılları 1994-2001” anlattıktan sonra Artesis’le ilgili sonraki izlenimlerini paylaştı:

· Ne yazık ki Artesis “Bizim öz işimiz değil” düşüncesiyle “spin of” (Bir şirketin daha küçük bir bölümünün ayrılmasıyla kurulan yeni şirketler) edildi. Ortak olan az sayıda arkadaşımızdan bazıları hisselerini korudular ve halen şirketten temettü almaya devam ediyorlar.

· Bugün Artesis ürünleri ABD ordusu dahil dünyanın birçok ülkesine ihraç edilebiliyor. Çok daha sonraları GE, Artesis şirketine ortak oldu ve bu ortaklığını bugün de sürdürüyor.

Berkman, bu konuyu şu düşüncesiyle noktaladı:

- Halbuki o tarihte çoğunluk hissesi satın alınıp Koç Holding’e mal edilebilirdi ve bilgi teknolojilerine katkı yaparak Koç Holding’in geniş imkanlarıyla dünya çapında ses getirebilirdi.

Berkman’ın kitabında yer alan “Artesis” öyküsü, teknolojinin gücünün Koç Holding’de bile katı kuralların yumuşamasının yolunu açtığını gösteriyor…

İklim değişikliğini öngördük, klimada üretime öyle girdik

MEHMET Ali Berkman, “İş Dünyasında Yarım Yüzyıl” kitabında Koç Holding’in Güney Koreli LG ile klima üretimine girme öyküsünü anlatırken konuya şöyle girdi:

- Tarihsel gelişimi içerisinde dayanıklı tüketim malları buzdolabı, çamaşır makinesi, bulaşık makinesi ve fırından oluşur. Hasan Subaşı, bu dört ürünün dışında yatırım yapmamız konusunda çekimser davranıyordu.

Dünyada iklimin ısınması ve aynı zamanda Güney Koreli LG’nin bazı ürün gamlarında işbirliği teklifinin genel stratejiyi bir kez daha gözden geçirmeyi gerektirdiğini belirtti:

- LG ile mevcut ürün gamlarında pazarda işbirliği yapmak üzerine anlaştık. Sonuçta LG ile 1999 yılında klima üretimi için yüzde 50-50 ortaklık yapma kararı aldık.

Berkman o dönemde dünya klima pazarının 30 milyon adedi aştığını, Türkiye’de yılda 200 bin adet klima satıldığını irdeledi:

- Klima yatırımı konusunda karar verme noktasına geldiğimizde iklim değişikliğinin bu yatırımı mutlaka gündeme getireceğini öngörerek çalışmaya başlamıştık.

O dönemde dünyada klima talebinin yüzde 60’ının iklimi son derece sıcak ve rutubetli olan Uzak Doğu ülkelerinde görüldüğünü anımsadı:

- Dolayısıyla Avrupalı üreticiler bu konuda yatırım yapmamışlardı. Biz bu konuyu düşünürken bir taraftan global ısınmayı, diğer taraftan refah seviyesinin yükselmesini dikkate alarak ithalatçı olarak kalmamayı ve teknoloji sahibi ile ortak olmayı düşündük.

LG ile müzakerelerin 2 yıla yakın sürdüğünü aktardı:

- LG’den ürün geliştirme konusunda çok şey öğrendik.

Şu noktanın altını özellikle çizdi:

- Yeni bir ürün geliştirirken, LG kendi konusunda uzman olan mühendisleri dünyanın neresinde olursa olsunlar, ürünü geliştirme süreci bitinceye kadar fabrikalarının ürün geliştirme bölümünde yatılı olarak çalıştırıyordu.

Berkman’ın “İş Dünyasında Yarım Yüzyıl” kitabında ders çıkarılacak önemli gerçek öyküler yer alıyor…

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner116

banner115

banner114

banner111

banner110