Makine ve Aksam İhracatçıları Birliği (MAİB) ile Makine Tanıtım Grubu’nun (MTG) Başkanı Adnan Dalgakıran, Yıldız Teknik Üniversitesi’nin Makine Fakültesi birinci sınıf öğrencilerinin bir dersine deneyimlerini anlatmak üzere katıldı.
Kürsüye çıktığında önce sınıfa sorular sordu:
- Mühendis ne demek?
Hiç el kaldıran olmadı, bu duruma üzüldü:
- Makine mühendisi olmaya aday 250 kişiden biri bile mesleğinin ana tanımını merak edip öğrenmemiş.
Pes etmeyip, ikinci soruya geçti:
- Aranızdan kaç kişi buradan mezun olduktan sonra makine mühendisliği yapmayı planlıyor?
Sınıfa göz gezdirdi, kalkan elleri saydı:
- 250 kişiden 5’i mesleğini yapmayı planlıyor.
Dalgakıran, yakın dönemde yaşadığı bu olayı Tekstil Makineleri Fuarı ITMA 2015 için gittiğimiz Milano’daki (İtalya) sohbetlerimiz sırasında anlattı:
- Eğitimde doğru planlama yapmadığımızın bir örneğini de anlattığım olay ortaya koyuyor. Öğrenci mühendisliği kazanıyor, merak edip ne demek olduğuna bile bakmıyor. Öğrenime başlıyor, mezuniyet sonrasını düşünmüyor. Nitekim, mühendis olanların çoğu mesleğini de yapmıyor. Bu da kaynak israfı değil midir?
Fabrikaların çoğunun şehir merkezlerine uzak olduğunu anımsattım:
- Gençlerin çoğu, “Üniversiteyi tezgah başında, üretim bandında çalışmak için mi bitirdim? Hem şehir merkezinde yerleşik olmak varken, organize sanayi bölgelerinin bulunduğu yerlerde ne işim var?” diye düşünüyor. O nedenle şirket merkezlerine yapabilecekleri işe odaklanıyor.
- O da bir etken. Ancak, her şeyin temelinde plansız, programsız eğitim yatıyor.
Ardından birçok sektörde yaşanan insan kaynağı sorununa bir de makine sektörü penceresinden baktı:
- Fabrikalarımızda hem ara eleman, hem de teknisyen istihdamı ciddi bir sorundur. Teknik ara eleman ihtiyacının karşılanabilmesi için meslek liseleri ve meslek yüksek okullarının sektörün ihtiyacına cevap verecek nitelikte olması, mesleki eğitim kurumlarında müfredat, aletler ile laboratuvarların yenilenmesi gerekiyor. Hem üniversitelerden, hem de meslek liselerinden çıkan öğrenciler temel pratik donanıma da sahip olmalıdır. Eğitim sistemimiz bu anlamda acilen ele alınmalıdır.
13-14 yıllık AK Parti hükümetlerinde en fazla değişiklik Milli Eğitim Bakanlığı’nda oldu...
Milli Eğitim’de 4-5 bakan değişikliği yaşandı, her göreve gelen, bir öncekinin yaptıklarını kenara itti...
Bakalım yeni hükümet mesleki eğitimde sanayicinin beklentilerine yanıt verecek adımları atabilecek mi?
Türkiye, İstanbul, Ankara ve İzmir’den ibaret değil
Türkiye’nin de hissedarları arasında bulunduğu Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD), kasım ayının ikinci haftasında Global Liman İşletmeleri’nde (GLİ) yüzde 10.84 payla ortak oldu. EBRD Altyapı Sektörü Başkanı Thomas Maier, GLİ Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Kutman’la bu konuyu anlatırken, Türkiye’ye ilişkin bazı değerlendirmelerde de bulundu.
EBRD, Türkiye’ye çoğu özel sektöre olmak üzere geçen yıl 1.4 milyar Euro yatırmış, bu yılki yatırım büyüklüğü 1.8 milyar Euro’ya dayanmıştı. Maier’in şu mesajı ilgimi çekti:
- Türkiye’yi İstanbul, Ankara ve İzmir’den ibaret görmüyoruz. Gaziantep’te de bir ofisimiz var. Özel sektörün rekabet gücünü artırma hedefimiz doğrultusunda Anadolu’daki KOBİ’lere de ortak oluyoruz.
Bankanın Türkiye Direktör Yardımcısı Şule Topçu Kılıç, Kayseri’den örnek verdi:
- Kayseri’deki BRN, bu yıl ortak olduğumuz şirketler arasında yer alıyor.
Maier, hedef ve görevlerinin özel sektöre katkıda bulunmak olduğunu vurguladı:
- Bir şirketlere 5-7 yıllık bir süre için ortak oluyoruz. Gereken katkıyı yapıp, çıkışımızın da kârlı olacağını gördüğümüz dönemde hisselerimizi satıyoruz.
Türkiye, EBRD’nin lider ülkesi konumunda bulunuyor.
Kaynağa ihtiyacı olan KOBİ’lerin EBRD fırsatını iyi değerlendirmesinde yarar var...
3’üncü havalimanında işi Türk bankaları çözdü, yarışa girmek istemedik
EBRD Altyapı Sektörü Başkanı Thomas Maier, Türkiye’de altyapı yatırımlarında da rol aldıklarını anımsatınca İstanbul’a 3’üncü havalimanına kaynak konusunu sordum:
- 3’üncü havalimanının finansmanı için görüşme yaptık. Ancak, kredi paketini Türk bankaları çözdü. Onlarla yarışa girmeyi uygun görmedik. Zaten yerel bankalarla yarışmayız. Pakette eksik kalırsa devreye gireriz.
