Değerli okuyucular, dijital dünyadaki hızlı gelişmeler sık sık yeni kavramlarla tanışmamıza neden oluyor. Üstelik genelde yabancı kökenli olan bu kavramlar, bir çoğumuz daha onları doğru düzgün telafuz bile edememişken günlük yaşamımızın ayrılmaz parçası olabiliyorlar. Daha düne kadar İnstagram, Facebook, Twitter, TikTok, Whatsapp gibi dijital uygulamalar yaşamımızda yoktu ama şimdi neredeyse onlar olmadan günlük işlerimizi yapamaz olduk.
Bu yazımda yeni çıkan ve yukarıda saydığımız uygulamalar gibi yaşantımıza girebilecek olan yeni bir uygulamadan ve dolayısıyla yeni bir kavramdan söz edeceğim. METAVERSE. Bu konuyu daha iyi anlatabilmek için öncelikle başka bazı dijital kavramlardan da söz etmemiz gerekecek;
SANAL GERÇEKLİK
Sanal Gerçeklik, (“Virtual Reality) kısaca “VR” olarak da ifade ediliyor. Bu uygulamalar, kullanan kişinin gerçek hayattan tamamıyla soyutlanmasını sağlayarak onların sanal bir evrenin içindeymişler gibi hissetmelerini sağlıyor. Bu teknolojide akıllı telefon, tablet ya da bilgisayarların yanında özel gözlükler kullanılarak insan duyularının kandırılması sağlanıyor. Bu sistemlerde kullanıcılar başka bir sanal ortamı görebildikleri gibi o sanal ortamdaki sesleri de duyabiliyorlar. Hatta o sanal ortamdaki sanal nesneleri, haraket de ettirebiliyorlar. Uçak simülatörleri sanal gerçeklik için örnek olarak verilebilir.
ARTIRILMIŞ GERÇEKLİK
Artırılmış gerçeklik (“Augmented Reality”) ise kısaca “AR” olarak ifade ediliyor. Bu uygulama kişinin içinde bulunduğu gerçek dünyayı bilgisayar da üretilen sanal nesnelerle zenginleştiriyor. Bir zamanlar çok yaygın olarak kullanılan “Pokémon GO” arttırılmış gerçeklik için güzel bir örnektir. Çünkü bu uygulamada kullanıcıların gerçek fiziksel dünyasına dijital nesneler yerleştirilmişti. İnsanlar bu sanal nesneleri (pokemonları) avlamak için onların bolca yerleştirildikleri gerçek mekanlara gidiyorlardı.
KARMA GERÇEKLİK
Karma Gerçeklik (Mixed Reality) kısaca “MR” olarak ifade ediliyor. Bu teknoloji hem Sanal Gerçekliği hem de Artırılmış Gerçekliği birleştirerek yeni bir gerçek ortam oluşturuyor. Yani MR, gerçek dünya ile dijital öğeleri aynı ortamda birleştiririyor. Artırılmış gerçeklikte gerçek ortam oluşturulan sanal objelerle zenginleştiriliyordu. Oysa MR’de sanal objelerle kullanıcılar gerçek zamanlı olarak etkileşime girebiliyorlar. Bunu yapmak için giyilebilir bilgisayarlar ve çeşitli cihazlar kullanılıyor.
METAVERSE
Metaverse kavramı, yunancada, “sonra”, “öte” anlamına gelen “meta” kelimesiyle , İngilizcede evren anlamına gelen “universe” kelimelerinin birleştirilmesiyle üretilmiş bir kavramdır. “Evrenötesi” ya da “Öteki Evren “ şeklinde tercüme edilebilir.
Metaverse uygulamaları yukarıda sözünü ettiğimiz sanal gerçeklik ve artırılmış gerçekliğin birlikte kullanılması temeline dayanıyor. Yani aslında bir karma gerçeklik uygulaması. Ancak metaverse uygulamaları, karma gerçekliğin kullanımını önemli ölçüde zenginleştiriyor. Metaverse, karma gerçeklik uygulamalarının, varolan internet teknolojileri ile geliştirilmiş olan üç boyutlu kameralarla, özel gözlükler, özel başlıklar ve daha bir çok dijital teknolojiyle birlikte kullanılmasıyla oluşturulan bir sanal evren. İnsanlar kendi sanal ikizlerini oluşturarak bu sanal evrende, dolaşabilecekler. Ya da bulundukları ortama hologram ile üretilmiş sanal nesneleri getirerek bu sanal görüntülerle etkileşime girip, bu görüntüler üzerinde değişiklikler yapabilecekler.
Bu teknolojinin benzerleri şu an için çoğunlukla oyunlarda kullanılıyor. Ama çok yakın zamanda insanlar metaverse uygulamalarını kullanarak, belki çalışacaklar, belki bir müzeyi dolaşacaklar, belki bir turistik gezi yapacaklar, belki bir konsere gidecekler, belki de bir mağazada dolaşarak alışveriş yapacaklar. Belki de ayrı ayrı kıtalarda bulunan arkadaşlarını sanal olarak evlerine davet ederek aynı ortamdaymış gibi parti yapabilecekler. Hatta isterlerse bu partilerini bir eğlence mekanında da sanal olarak buluşup yapabilecekler.
Öte yandan bildiğiniz gibi pandemi döneminde iş dünyasındaki insanlar sıklıkla Zoom, Teams, Skype gibi programları kullanarak uzaktan görüntülü olarak toplantılar yaptılar. Metaverse uygulamalarıyla bu toplantıları yapanlar da aynı ortamdaymış gibi hissedebilecekler.
Bütün bunlar sanki bir hayal ya da bilim kurguymuş gibi görünüyor. Ancak çok yakın zamanda hepsinin ve daha fazlasının gerçekleşeceğini görebileceğiz. Çünkü dijital dünyanın dev firmaları daha şimdiden bu konuda ciddi mesafeler kat etmiş durumdalar.
Mesela, Microsoft, Teams uygulaması için bir çeşit metaverse çözümü olarak MESH’i geliştirmiş durumda. Microsoft firması yetkilileri, “Mesh “ uygulaması ile farklı fiziksel ortamlardaki insanlarla yapılan Teams toplantılarında katılımcıların avatarlarıyla toplantılara katılabilmelerini hedeflediklerini belirtiyorlar. Öte yandan Facebook da “HORİZON WORLD” adlı bir uygulama ile Metaverse sürecini başlatmış durumda. Ayrıca oyun dünyasında da bir çok firma bu konuda önemli yol almış durumdalar.
İŞ HAYATINA ETKİLERİ
- ÜRETİME ETKİLERİ
İş hayatında fiziki olarak yapılabilecek birçok şeyin sanal ortamlarda, sanal uygulamalarla eksiksiz yapılabilmesi iş hayatındaki birçok iş sürecinin değişmesine neden olacaktır. Nesnelerin birbirleriyle internet yoluyla iletişim kurdukları Endüstri 4.0 uygulamaları, metaverse uygulamalarıyla bir başka boyuta ulaşabilecektir. Çünkü insansız, hatta karanlık fabrikalarda üretim yapılırken, nesnelerin iletişimine sanal insanlar da katılmış olacaktır.
- PERAKENDE SEKTÖRÜNE ETKİLERİ
Metaverse uygulamaları, Endüstri 4.0’ın tersine insanla daha çok ilişkili bir teknolojidir. Bu bakımdan metaverse teknolojisi iş hayatında, insan faktörünün ve iletişiminin daha yoğun olduğu perakende sektöründe daha çok kullanım alanına sahip olacaktır. Pandemi döneminde insanların alışveriş yapma alışkanlıkları zaten değişti. Artık insanlar oturdukları yerlerden istedikleri malzemeyi sipariş edebiliyorlar. Metaverse uygulamaları perakende sektörüne uygulandığında, insanlar yine oturdukları yerlerden istedikleri mağazalarda sanal olarak dolaşarak da alışverişlerini yapabilecekler. Örneğin bir kullanıcı evinde oturduğu yerde, Amerika'daki bir alışveriş merkezinde sanal olarak dolaşabilecek, beğendiği bir elbiseyi yine sanal olarak üzerinde deneyebilecek ve satın alabilecek.
Dahası insanlar sanal olarak katılacakları toplantılarda, davetlerde, balolarda sanal ikizlerine giydirecekleri elbiselere ihtiyaç duyacaklar. İlgili sektörlerin bu konuda da moda ve tasarım süreçlerine hazır olmaları gerekiyor.
Bu örnekler çok fantastik görünebilir. Ancak şu anda bile bir çok bilgisayar oyunlarında kullanıcılar, oyundaki kahramanları için tasarlanmış özel elbise ve aksesuarları online olarak satın almaktalar. Öte yandan son günlerde ortaya çıkan NFT adındaki dijital nesne satışları da gün geçtikçe yaygınlaşıyor.
Dijital dünyada perakendeciliğin şekli hızla değişiyor. Bu radikal değişimleri adım adım takip etmeyen ve gerekli alt yapıları hazırlamayan perakendeciler önümüzdeki kısa zamanda bu yeniliklerin yaygınlaşmasıyla pazarlarını kaybedebilirler. Bunun farkında olan bazı perakendeciler bu süreci başlatmış durumdalar. Örneğin VIRTUAL IMPERIUM bu konuda önemli yol almış bir sanal perakendeci. Yine Central Retail şirketi, Taylandlı bir Telekom operatörü olan AIS 5G şirketi ile işbirliği yaparak birlikte sanal bir alışveriş merkezi kuruyorlar. Metaverse teknolojisinin kullanılacağı bu sanal alışveriş merkezinde 20 uluslararası moda markası birlikte hizmet verecekler.