İsraf yeniden gündeme taşınıyor. Çünkü israf artık savurganlık veya gereksiz harcamanın ötesine taşındı.
İsraf kıt kaynakların boşa gitmesi demek… İsraf enflasyon demek… İsraf refah seviyemizin düşmesi demek.
Türkiye'de yılda 4.9 milyon adet ekmek israf ediliyor. Yılda 2.4 milyon ton sebze, 880 bin ton meyvenin çöpe gitmesi anlamına geliyor.
Türkiye'nin toplam ekin, hayvan ve balık tedarikinin yüzde 53'ü hasat sonrasında henüz tüketiciye ulaşamadan kayıp oluyor.
Üstelik biz bunun bedelini yani parasını ödüyoruz. İsraf edilen her bir gıdanın üretiminde harcanan su da düşünüldüğünde, israfın boyutu katlanıyor.
İşte bütün kötülüklerin anası sayılabilecek israf ile mücadele için muhteşem bir birliktelik oluştu. Bu defa israfın beli kırılacak gibi görünüyor.
Ekonomideki gelişmenin, gelir dağılımının da temeline dinamit koyan önemli bir sorun olarak yer alıyor israf. Bu defa çok güçlü bir mücadele ile karşı karşıya kalacak.
Sorunun gündeme gelmesinde ilk adım İstanbul Ticaret Odası Gıda İhtisas Komitesi tarafından atıldı.
Ardından İstanbul Ticaret Borsası’nın, Güvenilir Ürün Platformu’nun desteğiyle düzenlediği Borsa Meydanı’nda bu konu ele alındı ve “Horeca Sektöründe Gıda İsrafı”nın önlenmesi için ortak akıl oluşturulması adımı atıldı.
Otel, restoran ve kafelerde büyük miktarlarda gıda israfı gerçekleştiğine dikkat çekildi. En çarpıcı tespitlerden birini Turizm Restoran Yatırımcıları ve Gastronomi İşletmeleri Derneği (TÜRYİD) Genel Sekreteri Ebru Koralı yaptı ve şöyle dedi:
“Dünya çapında gıda kaybı yeniden hesaplandı. WWF ve Tesco’nun yeni raporunda her yıl dünya çapında üretilen gıdanın yaklaşık yüzde 40’ının yenmediğini gösteriyor. Bu rakam şimdiye kadar tahmin edilen yüzde 33’lük rakamdan çok daha yüksek.”
Yemek sanayicilerinin önemli isimlerinden ve TOBB Hizmet Sektör Kurulu Başkanı Hüseyin Bozdağ’ın önderliğinde İstanbul Sanayi Odası Meclis Salonu’nda Güvenilir Ürün Platformu koordinasyonunda gerçekleştirilen toplantıda sorunun tarafları olaya el koydu.
İş dünyasının en çalışkan isimlerinden Hüseyin Bozdağ’ın “Gıda İsrafında Farkındalık” oluşturmaya dönük çalışmalara tam destek vereceğini açıklaması toplantının en anlamla tespitlerinden biri olarak kayıtlara geçti.
Hüseyin Bozdağ ayrıca israfın enflasyondan cari açığa, refahtan gelir dağılımına birçok olumsuzluğun da anası olduğunu vurgulayarak en başta belirttiğimiz büyük sıkıntıya katıldığını ortaya koydu.
İstanbul Tarım ve Orman İl Müdürü Suat Parıldar ile İstanbul Büyükşehir Belediyesi konuyla ilgili Başkan Danışmanı ve İSO Meclis Üyesi Mehmet Çakılcıoğlu mesajları ile israf konusuna dikkat çekip çok önemli mesajlar verdi.
Süreç böyle ilerlerken bütün bu çalışmalar önderlik yapılması ve koordine edilmesi için İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekip Avdagiç devreye girdi. İTO’dan "Gıdada İsrafa Dur De" kampanyasını başlattı.
Üreticiler, satıcılar, hizmet sektörü ve okullar olmak üzere 4 grupta verilecek eğitimlerle bu konuda farkındalık yaygınlaştırılacak.
İTO Başkanı Şekib Avdagiç “Parasını ödeyerek sahip olduğunuz hiçbir şey, tamamıyla size ait değildir. Eğer biz gıda israf ettik diye, bu ülkede bir insan, bir kadın, bir çocuk gıdaya ulaşamadan akşamladıysa, bu vebalden bize de pay düşer” diyerek sorunun ciddiyetini ortaya koydu.
Şekib Başkan hedefi de yüksek tuttu ve şu mesajı verdi:
- Gelecek nesillere daha yaşanabilir bir dünya bırakmak amacıyla “Gıdada İsrafa Dur De” kampanyasını başlattık.
İstanbul Ticaret Odası öncülüğündeki projeye İstanbul İl Tarım ve Orman Müdürlüğü, İstanbul İl Ticaret Müdürlüğü, İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü, İstanbul Büyükşehir Belediyesi, İstanbul Ticaret Borsası, İstanbul Ticaret Üniversitesi, Gıda Perakendecileri Derneği, İstanbul PERDER, Birleşmiş Markalar Derneği, Tüm Restoranlar ve Turizmciler Derneği, Turizm Restoran Yatırımcıları ve Gastronomi İşletmeleri Derneği ve Türkiye Oteller Birliği paydaş olarak destek veriyor.
Projenin yürütücülüğü ise Güvenilir Ürün Platformu yapacak.
Hedef Türkiye’de 113 kiloya varan kişi başına israfın 50 kilo düşürülmesi… Bütün bu çalışmalarda en etkin isim olarak İstanbul Ticaret Odası Başkan Yardımcısı Ahmet Özer öne çıktı.
Konunun bütün bileşenlerini biraraya getirdi. Ve düğmeye bastı. Ahmet Özer’e en büyük destek de Gıda Perakendeciler Derneği Başkanı Alp Önder Özpamukçu’dan geldi.
Kampanyanın önderliğini yapan İstanbul Ticaret Odası’nın başkan yardımcısı Ahmet Özer, israfın hem bünyeye hem de bütçeye zarar olduğunu vurgulayarak şu örneği verdi:
- 2022’den 2023’e geçerken aniden yükselen fiyat artışlarının sebebini öğrenmek için araştırma yaptık. Tarlada 1 lira olan domatesin sofraya gelene kadar 10 lira olmasının arkasındaki nedenlerden birinin israf olduğu gerçeği ile karşılaştık. Henüz, tüketicinin evine girmeden, kaybolan ürün miktarının çok fazla olduğunu anladık. Ne kadar çok israf ederseniz, o kadar çok enerji kaynağı kullanırsınız. Bu sebep bizi yola çıkardı.
İyi ki yola çıktılar… Gelecek atılan bu adımın ne kadar doğru olduğu daha da netleştirecek.